GEMİNİN KAPTANI OLMAK

Kemal Atatürk, Abraham Lincoln, Süleyman Demirel, Naim Süleymanoğlu, Sakıp Sabancı, Bill Gates, Fatih Terim, Joe Biden, Elvis Presley, Sezen Aksu…

Bu kişileri düşündüğünüzde aklınıza gelen imge nasıl? Bu kişiler sizin kafanızda hangi özellikleriyle yer etmiştir? Alanlarında iyi olmaları, milyonları arkalarından sürüklemeleri, kendinden emin görüntüleri, hırslı olmaları, isteklerinin peşinden sonuna kadar koşmaları. Kısa bir süre düşününce bu kişilerin pek çok ortak özelliği olduğunu görüyoruz. Bu özellikler; kişilerin “lider” olarak tanımlanmasını sağlayan özellikler.

“Doğuştan Lider” sözü dilimizde oldukça fazla kullanılır. Liderlik doğuştan mıdır tartışması günümüze kadar gelmiştir. Ancak araştırmalar liderliğin öğrenilebilecek bir davranış olduğunu göstermektedir.

Lider olmak herkesin dilinde, lider olmayı bu kadar önemli yapan nedir? Liderliği belki de en önemli kılan nokta liderlik ve başarının hep yan yana olmasıdır. Liderlerin en önemli özelliği yaptıkları işlerde başarılı olmaları ve başarıya ulaşana kadar pes etmemeleri. Bunun en güzel örneği bir adamın hikâyesi.

Bu adam:

21 yaşında işinde başarısız olmuş,

22 yaşında bir yasama seçimini kaybetmiş,

24 yaşında işinde tekrar başarısız olmuş,

26 yaşında karısı vefat etmiş,

27 yaşında ruhsal bunalıma girmiş,

34 yaşında kongre seçimlerini kaybetmiş,

36 yaşında tekrar kongre seçimlerini kaybetmiş,

45 yaşında senato seçimlerini kaybetmiş,

47 yaşında başkan yardımcısı seçimlerini kaybetmiş,

49 yaşında tekrar senato seçimlerini kaybetmiş,

52 yaşında Amerika Birleşik Devletleri’ne başkan seçilmiş, bu kişi Abraham Lincoln’dür. Abraham Lincoln kendine bir hedef belirledi, o hedefe inandı, hep o hedef uğrunda çalıştı, başarısızlıklara rağmen pes etmedi ve başarılı oldu.

Liderler kendilerine büyük hedefler koyup buna ulaşmak için sonuna kadar savaşıyorlar. Herkes lider olabilir mi sorusuna Prof. Dr. Eser Karakaş’ın bir seminerde yaptığı bir tespitle cevap vermek istiyorum. “Kendinize dünyanın en iyi doktoru olacağım” diye bir hedef seçerseniz ve bunun için gerçekten çaba harcarsanız belki dünyanın en iyi doktoru olamayabilirsiniz ancak önemli bir doktor olacağınız kesindir. Bu yüzden lider olmak için çabalamak size lider olmayı garantilemeyebilir ama sizi başarıya götüreceği kesindir. Hayatta başarılı olmak istemez misiniz? “

Hedef belirlemek, hangi noktaya ulaşmak istediğinizi bilmek lider olabilmek için en önemli kıstas belki de. Mesleki ve yaşam amaçlarınızı belirlemeniz sizi milyonlardan bir adım öne çıkaracak güçtür. Diğerleri hangi amaca ulaşacaklarını bilmeden, bir bu yolda bir diğer yolda yalpalarken siz belirlediğiniz yolda çoktan ilerlemeye başlamış olacaksınız.

Geminin kaptanı siz olun, gemi kendi rotasını belirlemeden. Hedeflerinizi belirlerken kararlı olmanız o hedefe gerçekten ulaşmak için gereklidir. Şimdiye kadar gerçekten kararlı olarak yaptığınız şeyleri düşünün.  İyi bir basketbol oyuncusu olacağım, ….dersi iyi notla geçeceğim gibi. Bu kararlılığın sizi başarıya götürdüğünü hissettiniz mi hiç? Sizi zorlayacak hedefler seçin. Lider olmak güçlü olabilmek, zorluklarla başa çıkabilmektir. Ancak bu savaş yel değirmenlerine karşı Don Kişot’luk yapmak değildir. Çünkü liderlik imkânsız ve mantıksız olanla uğraşmak değil, başarması en güç şeylere ulaşmaktır.

Zorluklarla savaşmak, kolay olanı tercih etmemek neden bir lider için önemlidir? Çünkü bir hedefe ulaşmak için yol alırken lider pek çok şey öğrenir. Yetkin olmadığınız alanlara yönelmek size yeni beceriler kazandırır. Daha donanımlı olmanızı sağlar. Hiç kimsenin istemediği, zor bir dönem ödevini seçmek size çok zaman harcatabilir. Ancak sonucunda daha önce bilmediğiniz bir konu hakkında sizi bilgi sahibi yapar. Okul yaşamında sizi arkadaşlarınızdan bir adım daha öne çıkarır.

Zaten bildiğiniz bir konu hakkında ödev yapmak sizin kendinizi tekrar etmenize neden olur ve gelişmenizi engeller. Kapalı bir odada oturmak pek çoğunuza zor geliyordur. Sürekli aynı yerde olmak, aynı yerde oturmak. Sıkılmaz mısınız? Peki kendinizi bir de hep aynı bilgilerle hapsettiğinizi düşünün? Demir parmaklıklardan çıkmak istemez misiniz?

Liderler kendilerini sürekli geliştirmek, sürekli öğrenmek için çalışırlar. Bilgi onlar için asla yetmez. Yeni beceriler kazanmak için yeterli olmadıkları konular hakkında projeler hazırlarlar, başkalarının görüşlerini dikkatle dinlerler, dünyadaki gelişmeleri takip ederler. Çünkü dünyadaki gelişmelere biraz da yön veren kendileridir. Dünyaya yön verebilmek için sürekli gelişmeleri, sürekli ileri adım atmaları gereklidir. İleri gitmenin, gelişmenin bir yolu da sürekli okumaktır. Farklı konular hakkında okurlar, farklı alanlarda yetkin olabilmek için. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel her gece saatlerce kitap okuduğunu söylerdi. Onun öğrenmeye bu kadar açık olması onun uzun yıllar Türk siyasetine yön vermesine neden olmuştur.

Pek çok öğrenci özellikle ÖSS’ye hazırlanırken kitap okumak için zaman bulamadıklarını söylemektedir. Anne-babalar ise yoğun çalışmanın onlara kitap okuma zamanı bırakmadığını söylemektedir. Gerçekten bir gün içinde yarım saat bile zaman bulamaz mıyız? Ayda bir kitap okuyamaz mıyız? Yaptığımız pek çok iş arasında bu değerli hazine için vakit bulamaz mıyız?

Liderlerin milyonlarca takipçileri vardır. Onları seven, onlara inanan, onların kararlarını sahiplenen milyonlar… Nedir liderleri bu kadar etkili yapan? Liderler hedeflerindeki kişiyi iyi tanırlar. Onların ihtiyaçlarını, isteklerini bilirler. Onlara hitap ederken vücut dillerini çok iyi kullanırlar. Duruşları, bakışları, jest ve mimikleri hep kontrollüdür. Sahnede kendinden emin ve sağlam dururlar. Sahneye hakimdirler. Bakışlarında kendi sözlerine olan inancı görebilirsiniz.   Kendinizi ayna karşısında hiç gözlemlediniz mi? Ayna karşısında bir konuyu anlatmayı deneyin. Karşınızda sizi dinleyen 100 kişi olduğunu hayal edin. Bakışınız, duruşunuz nasıl? Ayna ile çalışmak kendinizde eksik gördüğünüz noktaları belirlemek ve eksiklerinizi gidermek için iyi bir yol olabilir. Kısa bir süre düşünün görüş ve düşüncelerini beğenmeseniz de hitap gücü zayıf, sahnede kendinden emin olarak durmayan bir lider gördünüz mü?

Yapılan bir araştırmada dinleyicilerin kişilerin söylediklerinden çok beden dili ve ses tonu ile ilgilendikleri ortaya konmuştur. Liderlerin en büyük avantajları bu kuralı iyi bilmeleri. Kendilerinde bu konuda eksik gören pek çok lider özel eğitimlere katılmaktadır.

Liderler için yakın çevreleri ile olan ilişkileri de önemlidir. Gerçek bir lider olabilmek için pek çok konu ile ilgilenirken yakın çevrelerini de es geçmekten kaçınırlar. Ailenizle yaşadığınız en küçük kavga bile sizi çok fazla etkileyebilir. O gün ders çalışmak zor gelir, bir şeyler yaparken aklımızda hep onlar vardır. Liderler ne kadar uzak görünseler de onların da ailesi, arkadaşları vardır. Onlarla yaşayacakları her hangi bir geçimsizlik onlarında motivasyonunu düşürür. Bu yüzden yakın çevrelerine de zaman ayırmak onlar için önemlidir.

Liderler beklemezler. Gerektiğinde harekete geçmekten kaçınmazlar. Eğer yapılası gereken bir proje varsa onu başlatırlar, eğer alınması gereken bir karar varsa o kararı alırlar. Sürekli öğrenmeye açık olan davranışlarıyla riskli kararları bile edindikleri deneyimleriyle kolay bir şekilde alırlar.

Lider olmak çok uzun ve zorlu bir süreç. Bu kadar zorluğa değer mi? İnsanların imrenerek baktığı, inandığı, takip ettiği, başarılı bir kişi olmak bu kadar zorluğa değmez mi? Lider olabilmek için çalışmak daha önce de belirttiğim gibi size lider olmayı garanti etmeyebilir. Ancak bu uğurda çalışırken liderlerin sahip olduğu bir ya da birkaç özelliğe sahip olmak sizi pek çok kişiden farklı yapabilir. Farklı özellik ve becerilere sahip olmak sizin hayatta başarılı olmak için işinizi kolaylaştırmaz mı?

Sürekli eğitim sisteminin kişileri birbirine benzer hale getirdiğinden yakınırız. Peki, farklı olmak, başarılı olmak, lider olmak için biz ne kadar çaba harcıyoruz? Sadece bize verilenlere yetinmek ve sürekli şikâyet etmek kolay yoldur. Zor olan kendiniz ve daha pek çok kişinin yaşamına etki edebilecek bir lider olmak için çaba harcamaktır.

Yorum Yaz